25 Eylül 2010 Cumartesi

ben sadece


Birazcık çılgınım ama birazcık. Gerçi çevremdekiler bayağı çılgın olduğumu düşünüyor ya neyse.
Bir insan sürekli normal olabilir mi. Çevremizde başdöndürücü bir değişim ve dönüşüm var. Çoğu zaman satır aralarından bakıyoruz hayata. Yakalayabildiğimizi cebimize koyup bir yandan işimize devam etmeye çalışırken diğer yandan hayallerimizi gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Başka başka hayallerde koyuyoruz üst üste. Yani mutluluğu uzaklaştırıyoruz kendimizden. O yüzden bir şey düşünüldü mü hemen yapılmalı hemen söylenmeli diyorum ben. Noel babanın torbası değil çünkü hayatımız. Bugünden yarına ertelediğimiz her şey mutluluk çıtasını biraz daha uzatıyor sanki. Ayrıca hayatımızda Noel babalarda yok en azından benim yok. İhtiyaçta duymadım. Hep kendi ayaklarımın üzerinde durmaya çalıştım. Hatasıyla sevabıyla hayatım benim oldu en azından. Kimseyi karıştırmam kendime evimde işimde. Kimseye bağlı değilim çünkü. Ama bazı şeyler istemediğim sonuçlarda doğurmuyor değil.
Biraz çılgınım dedim ya zincirleri hep kırmak istediğimdendir belki de. Çocukken de böyleydim ben. Mesela bir gün yüksek bir dere kenarında dereye doğru bakıyoruz sordum buradan düşene bir şey olur mu diye. Bilmem deyince karşımdakiler deneyelim deyip bıraktım kendimi aşağıya paldır küldür indim dere boyunca 2 dikişten başka zararı yokmuş öğrenmiş olduk.
Dedim ya hayatta hiçbir şeyi ertelememek gerektiğine inandığımdan dere boyunca paldır küldür inişim gibi paldır küldür davrandım ve konuştum hep. Otorite falan takmadım. Okulda, hayatta, şimdi de iş yaşantımda. Mehteran takımı gibi kariyerim. 2 adım ileri bir adım geri. Şirketteki bütün müdürlerle kavgalıyım. Ama istediğim her şeyi de kabul ederler. Gerçi bunu çamura bulaşmamak isteğine bağlıyorlar( bir sebebi de işimi iyi yapıyor olmam olsa gerek )
Ya neyse.
Dilimden çektiğim kadar hiçbir şeyden çekmiyorum. Bugün saçmalamayacağım, lafları düzgün tartarak konuşacağım diyorum. Daha başaramadım. Her türlü otoriteye karşı gelmeye gücüm var ama kendimi dizginlemeye yok. Yani patavatsız herifin tekiyim. Birde kötü yanım yanlış anlaşılma korkumun olmaması. Genelde de yanlış anlaşılıyor sözlerim. Hele de kızdığım zaman ne söylediğimi bilmiyorum. Biliyorum da hafif bir ifade güçlüğüm var. Söylemek isteğimin tam tersi sonuçlar çıkabiliyor bazen.
Karşımdakiler rahatsız bu durumdan biliyorum. Hatta bayağı kızgınlar bana. Evdekiler alıştı. Kimse karışmıyor. Dostlarım alıştı. Dilimin belası derler ya öyle bir hal.
Ben biraz çılgınım ama birazcık. Biraz da deliyim galiba.:)) Gerçi etrafta ne kadar akıllı var tartışılır ama.
Mutlu kalın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder