25 Ocak 2011 Salı

yollar

Uzak yolların çocukları ıssız zamanların,.Kimi güneş gözlü kimi fırtına sözlü.Kimi sarı saçlı kimi kapkara.
Uzak yolların çocukları yürekleri aşk kokar,tenlerinde yanık sevdaların izleri.çantalarında gezgin ruhları.
Kimi zamanda dolaşır kimi mekanda ama dolaşır daima. Duraklamaları kalmak için değil yenilemek içindir vücutlarını
Uzak dağların çocukları,el değmemiş bir doğanın armağınıdır düşünceleri. Kötü değil umutsuz hiç değil. Gitmek ister onlarda uzaklara. Kozasından çıkan kelebek gibidir. Yuvasından uzaklaştıracak kanatlarının güzelliği gibi zanneder dünyayı ve kanat çırpar kendisini yok edecek akşama
Ne amansız bir sevdadır o . kopartır seni yurdundan ve insanından. Özlem demişler adına adı özlem olmasaydı adı hasret olmasaydı ve özlemde hasrette dönecek bir kucak bulamasaydı.
Aşk demişler adına. Kimi zaman yasak kimi zaman gizli kimi zaman ilan edilen, apaçık ve daima gerçek

hoş geldin bebek

Damla bebek geldi.Uzun zamandır bekleniyordu ancak biraz erken geldi. Hatta dün akşam serviste arkadaşa 2 gün sonra 2. kez dayı olacağım derken bilmiyordum ki küçük hanım dünya ile tanışmaya hazırlanıyormuş.
Zor olmadı ama doktorların dediğine göre burnu annesinin karın duvarına yapışmış.
Çook ağladı çok. Kıpkırmızı oluyor ağlarken. uykusuz geceler bekliyor galiba bizi.
Söylediklerine göre bana benziyormuş
Ben zaten dayıydım annesi anne babası zaten babaydı ama duygu abla oldu şimdi
Damla bebek geldi.hayatımıza yeni bir soluk getirdi
Duygunun kardeşi hoş geldi sefa geldi

Azgezmiş


Azgezmiş turizmin sayın yolcuları

Uzun zamandır gitmek isterim Safranbolu’ya

Ne zaman başladı bu isteğim. Galiba deli gibi çalıştığım dönemlerde izlediğim bir programda idi ve bu sene gezilecek yerler listemde de yer alıyordu.Aslında bir turla gidip şöyle deli gibi koşuşturulacak bir programda yer almak istemiyordum.Uzun uzadıya doyasıya tarih dolu sokaklarda o dokuyu hissederek o dokuyu yaşayarak gezmeliydim ve belkide bu günü bekledim.

Bir fotograf sitesinde rastladım safranbolu fotograf gezisi ile ilgili duyuruya. Hadi dedim ipini koparmışken devam et. Cuma gecesi saat 02:00 da başladı yolculuk. Sabahın ilk ışıklarında ve çılgın bir soğukta vardık safranboluya kahvaltın ardında rehberimiz safranbolu gönüllüsü ahmet abi ile başladık tura. Akşama kadar durmadık fotograf çekerek kah dağılıp kah toplanarak safranbolunun evlerini,çarşılarını sokaklarını ve insanlarını adım adım kadrajımıza sığdırarak dolu dolu bir gün geçirdik.

Kaldığımız otel eski bir safranbolu evi konforda falan değil işimiz yatak rahattı ama yemekler berbattı:)) Akşam yemeği benim için tam bir facia biraz gece fotografı çekeyim deyip çekemediktten sonra otele döndüğümde tek başına yemeği yemek zorunda kalmak ve rakıyı yudumlamak ise içler acısıydı.:)))

Akşam biraz sohbbetten sonra biraz odama çıkayım bari deyip sabah her yerim ağrıyarak kalkmak bir önceki günün ne kadar verimli geçtiğinin kanıtı.Önce cinci hamamı ardından arasta ardından eski hamam yazıköy ,mağara ve yemek.Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var ; sıcak hamamda fotograf makinesi ile fotograf çekilmiyor. :))))

Gelelim iki günün diğer gelişmelerine

Özgür insanlar zehra ve hakkı ceylan çifti. Gezgin bir ruha sahipler. Sistemin kapanına kıstırdığı benim gibi insanlardan değiller.Üstüne üstlük bu kapana girmiş pek çok insanı kendileri ile beraber çıkartmaya çalışacak kaşif adımlarını atacak kadar cesurlar. Amatör ruhlarını kaybetmemişler buda ruhumuzun konformist yanlarında yaralar açmıyor değil. Diğer insanları tanıyacak kadar zamanın olmadı ama yapılan kısa sohbetlerden anlaşıldığı üzere hoşsohbet oldukları kesin. Zaman içerisinde tanışacağız belki fotograf için toplanmış zaman gezginleri olacağız ama dedim ya akşam yemeği dışında pek sıkılmadım.sıkıntımın kaynağının insanlar olmaması da işin diğer güzel yanlarından.

kahveler ve sunumu çok güzeldi.Benim ayrıca hoşuma gitti. Sebebini bilen bilir.

Rehberimiz ahmet abiden öğrendiğimiz kadarı ile tanıştığın kız safranbolulu çıkarsa kesinlikle uzak durulacak.Yakanda kart altında pat pat olmadan safranboludan kız alınmayacak.

Yolculuk keyifliydi . Süleyman kaptan sanki CD leri bizim için hazırlamıştı.Ayrıca Hızlı sürüş teknikleri ile ilgili derse ihtiyaç duyulduğunda süleyman abinin kapısı çalınacak.

Benim gibi yeni başlayan amatör fotografçılar ile profesyonelliğe adım atmış kişilerin buluşması idi denilebilir.

Güzel bir hafta sonu idi nitekim

Teşekkürler Azgezmişler.

Keşke sizin kadar gezebilseydim

kaçmak

Yıllar önce bir arkadaşım o zaman vazgeçemeyeceğim sandığım bir dostum benim 6 ay yazmamamdan sonra gönderdiği mektupta şöyle demişti “ bu suskuyu sevmedim ben” arka sayfasında ise gökten düşen bir yıldız çizmişti ve altına “bizcileyin mahlukatlar ne kendi kendilerinin vampiri ne de vampirin aptal kurbanları olmalıdır” diye yazmıştı. Onunla dost olarak son görüşmem olmadı bu mektup. Yıllar sonra 2 kez daha gördüm onu. Birincisinde o beni görmezden geldi ikincisinde beni görmek istedi kabul ettim sırf o görmezden gelmenin intikamını almak için onunla görüştüm ama her kelimem ona saplamak istediğim bir hançerdi sanki . O görmezden geldiği gün dostluğumuzu unutmuştu ben görmezden geldiği günün acısını çıkartmak için bana yazdığı son mektuba vermediğim cevabı unutmuştum. O cevapta yazacak olan belliydi aslında; korkuyorum.

O zaman verdiğim karardan korkuyordum şimdi veremediklerimden. Yapmak istediklerim neler getirecek neler götürecek hayatımdan. Yapmak istediklerim neler neler.

Her gün yalancı bir oyun oynuyorum çalıştığım iş yerinde. Kendime yeni işler yaratıyorum. Yaşamak istemediğim bir hayata zorunlulukların dayatması diyelim. Alnımın akı ile çıkmak istiyorum şimdiye kadar olduğu gibi. Yaşamak istediklerim ve yapmak istemediklerimin çatışması. Hergün zorlayarak geçiyor. Her gün bir öncekinden daha fazla yıpratarak. Sürekli ertelediğim hayatı yaşamak istiyorum şimdi tüm benliğimle. Yeni yerler görmek yeni hayatlar tanışmak masamın bilgisayarımın tedarikçi firma faturalarının ,canım Türkiyem de firmaların arasındaki mesafelerin km lerin ,kamyoncuların ötesinde bir hayat.

Gitmek istiyorum buralardan,yapmak istemediklerimden kaçmak...alamadığım kararlardan korkmamak...



.